16 Haziran 2013 Pazar

Gülmek İçin Bahaneler!..

Adamın biri arabasıyla şehirler arası yolda seyahat ederken trafik polisi durdurur. 
-"İyi Günler beyefendi, ehliyet ruhsat lütfen"
Adam:
- "Buyrun"
Uzatır. 
Trafik polisi bakar:
- "Yangın söndürücünüz var mı?" 
Adam:
-"Var"
Gösterir. 
Polis:
- "İlk yardım çantası?" 
Adam:
 -"Var"
Yine gösterir. 
Polis:
-"Zincir"
Adam gösterir. 
-"Takoz?" 
-"Var." 
-"Çekme halatı." 
-"Var." 
Polis dayanamaz:
- “Mezdekenin kaseti der var mı lan?"
Adam güler .
-"O da var"
Kaseti gösterir. 
Polis:
- “Tak o zaman teybe.”
Adam takar, polis oynamaya başlar. 
Adam gülerek:
- "Memur bey, ne yapıyorsunuz?"

Polis adama döner: 
- “Eşek değilsin, bir yirmilik takarsın artık!”

Gülmek İçin Bahaneler!..

Bir gün Temel, Konyalı ve Kürt kaza geçirip ölürler.
Bunlar üç arkadaş öbür dünyada sorguya çekilirler.
Soruyu soranlar der ki:
-“ Bana para verin sizi dünyaya geri yollıyayım”
Temel verir ve temeli dünyaya yollarlar.
Temeli gören adam şaşırır ve der ki:
-“ Sen ölmedin mi”
Temel’de:
-“Bize, para verirseniz sizi dünyaya yollarım dediler, Ben verdim geldim”
Adamda:
-“Peki diğer arkadaşların nerede “

Temel:
-“Konyalı pazarlık yapıyor, Kürt ise; ‘Ben vermem devlet versin’ diyor. 

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Temel ile Dursun beraber araba almışlar. 
Neyse bunlar trafik lambasına gelmişler, ışık kırmızıdaymış.
Beklerken, Temel Dursun'a:
- “Ula ne güzel renk göreymisun”
Sonra yeşil yanmış.
Dursun Temel'e:
- “Ben bu rengi daha çok beğendim.”
Sonra turuncu yanmış.
İkisi de birden:
- “İşte bu en güzelidir”
En sonunda tekrar kırmızı yanınca.
Dursun Temel'e:
- “Hadi sür, bunu daha öncede gördük”

Gülmek İçin Bahaneler!..


Deliler namaza başlamışlar.
Doktor şaşırmış delilerden kurtulmak için fırsat kollayan müdür delileri dışarı çıkarır.
-“Sizi hacı yapacam”
Deliler sevinir, binanın etrafında hepsi dönmeye başlar.
Günler geçer müdür masa başın da çayını içerken birden pencereden içeri taşlar yağar kafa göz kırık halde dışarı çıkar bağırır:
-“Ne yapıyorsunuz siz manyaklar?”
Deliler :

-“Tavafımız bitti ŞEYTAN taşlıyoruz “

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Denizli'de araştırma yapmak için kamp kuran bir grup üniversite öğrencisi, kamp yakınına tüneyen bir Denizli horozunun sabahın erken saatlerinde yüksek sesle ötmesinden çok rahatsız olmuşlar...
Sabahın köründe ortaya çıkan horoz, önce dikleniyor, sonra dakikalarca ötüyormuş...
Tabii ekipte ne uyku ne de huzur bırakmıyormuş...
Sonunda sabırlar tükenmiş...
Susturmak için başlamışlar horozu kovalamaya... Horoz ön de...Gençler peşin de...
Mahalle arasına dalmışlar... Kovalamacayı gören, fakat bir anlam veremeyen yaşlı dede, seslenmiş:
- “Hey, evlatlar!.. Bu zavallı horozu niye ürkütüyorsunuz?..”
- “Dede, sabahın köründe ötmeye başlıyor, kampı ayağa kaldırıyor. O yüzden başını keseceğiz!..”
- “Yazıktır evladım yapmayın!.. “

-“Bırakın, ben onun sesini keserim, bir daha da rahatsız etmez sizi...”
Gençler bunun üzerine kovalamayı bırakmışlar.
Ertesi sabah, hafif 'gak - guk' sesleri dışında horozdan kayda değer hiçbir ses çıkmadığını görünce de şaşırıp dedeye koşmuşlar:
- “Yahu dede, ne yaptın da bu horozun sesini kestin?.. “
İhtiyar gülmüş:
- “Kıçına zeytinyağı sürdüm. Horoz kabararak ötmeye yeltendiğinde, gerisi tutmuyor ki kuvvet alsın... Ancak 'gak - guk' edebiliyor...
Arkan sağlamsa, istediğin kadar kabarır, diklenir, sözünü dinletirsin.
Arkan bir gevşemeye görsün, ancak 'gak-guk' edersin...

Gülmek İçin Bahaneler!..

Köyden Kayseri'ye gelen köylü sabah kahvaltısı için bir lokantaya girmiş.
Sabahın erken saatleri olduğu için oldukça kalabalık olan lokantada yer bulamayan köylü kasiyerin yanındaki küçük masaya oturmuş.
Garson gelince mercimek çorbası söylemiş, fakat bizim köylünün karnı çok acıkmıştır ve çorba gelene kadar ekmek sepetindeki bütün ekmekleri yemiş..
Çorba gelince onu da içmiş.
Giderken kasada oturan Hacı Ağa'ya borcunu sorduğunda Hacı Ağa:

-"Ekmeğin parasını ver de, çorba bizden olsun" 

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Nasrettin hoca namaz kılarken camiye hırsız girmiş.
Nasıl olsa namazdayken bir şey yapamaz diye düşünmüş.
Cüzdanını almış Nasrettin Hoca bunu hissedince başlamış söze:
- “Kul euzu bi rabbi felak, arkamdaki yalak, cüzdanımı bırak, yoksa yiyecen dayak.”

Gülmek İçin Bahaneler!..

Halepli Abdürrahim Efendi uzun entarisi ile dolaşır, altına don giymezmiş.
Bir gün Halep çarşısında dolanırken şiddetli bir rüzgâr çıkmış.. Entari
havalanmış Halepli Abdürrahim Efendi`nin açıkta kalan kısmını herkes görmüş.
Esnaf kendi arasında homurdanmış, bu uygunsuz durumu Kadı'ya kadar duyurmuş  lar.
Kadı da Abdürrahim Efendi'yi adaba mugayir
davranışlarından dolayı yargılamak üzere mahkemeye çağırmış.
Dava görülmeye başlamış.
Kadı kimlik tespiti yaparken sormuş:
-“Evli misin?”
-“Evliyim. Dört karım, dört de cariyem var.”
-“Kaç çocuğun var?”
-“Dur hele Kadı efendi düşüneyim?”
Halepli Abdürrahim Efendi başlamış düşünmeye, düşünürken de parmak hesabı yapmaya.
-“Birinci karıdan altı çocuk. İkinciden dört çocuk. Üçüncüden iki kızım var  ellerinden öper. On iki etti."
-"Başka?"
-" Küçük karıdan da üç çocuk. Cariye kullarından ikişer çocuk daha. “
Bizim ki sadece sayı söylüyor. Hesabı Kadı yapıyor.
-“On dokuz etti."
-" Başka? “
 
-“Başka yok Kadı efendi. Hanımlardan üçü hamile. Cariye kullarından da ikisi
yüklü. Yani beş çocuk daha yolda. Sayen de Kadı efendi.”
Halep Kadısı bu ifade üzerine biraz düşünmüş.
 Uzun, kır sakallarını karıştırmış.
Karşısında boynu bükük duran Abdürrahim Efendi`ye uzun uzun baktıktan sonra :
-“Yaz kâtip”
Hükmünü açıklamış:
 Halep`de mukim, Abdülmecit`ten olma
Razıya`dan doğma Abdürrahim Efendi`nin don giymeye fırsat bulamadığından
beraatine.”

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Doktor hastabakıcı Temel'i çağırdı..
-"Yarın ava gidiyorum, ama muayenehane kapansın istemiyorum. Sen hastalarla ilgilen. Ben arada arar, kontrol ederim"
Temel:

-"Merak etmeyin doktor"
Doktor ertesi gün akşama doğru telefon etti:


-"Ne var ne yok?.."
-"Üç hasta geldi bugün.. İlkinin başı ağrıyordu, aspirin içirdim."
-"Harika Temel"
-"İkincisinin midesi yanıyordu.. Talcit verdim.."
-"Bravo.. Bravo Temel.. Harikasın!.. Ya üçüncü?.."
-"Doktor, masada oturuyordum. Kapı çarparak açıldı, içeri fırtına gibi bir kadın girdi.. Alev alev yanıyor gibiydi. Hızla soyundu, sütyen ve kilotunu da çıkardıktan sonra muayene masasının üzerine yattı ve bağırdı: 'Bana yardım et. Beş yıldır erkek yüzü görmedim..' "
-"Eee.. Sen ne yaptın, Temel?.."
-"Gözüne visine damlattım doktor!.."

Gülmek İçin Bahaneler!..

Öğretmen çocuklara sorar:
-“ Dünya da en mutlu insan kimdir.?? “
Değişik cevaplar dan sonra bir öğrenci:
-“ Hocam Hz Adem’dir “
-“Aferin oğlum “
-“Niye”

-“ Çünkü hocam; kaynanası olmayan tek insandır...”

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Sicilya'nın bir kasabası varmış ki kadınları hiç rahat durmaz, iki de bir kocalarını aldatırlarmış.
Kasabanın yaşlı papazı, kocasını boynuzladıktan sonra doğru günah çıkartmaya
Gelen bu kadınlardan bıkmış…
-“Papaz efendi, şeytana uyup kocamı aldattım. “
Diyerek karşısına geçip günah çıkartmak istediklerinde papaz sinirlenir:
-“ Ayıptır günahtır. Boyna kocamı aldattım diye geliyorsunuz, bari ayağım taşa takıldı deyin ben anlarım…”

Kadınların da işine geldiği için artık kimse kocamı geyikledim demez, “Papaz efendi ayağım taşa takıldı” diyerek konuyu açarlarmış…
Derken yaşlı papaz ölmüş, yerine bir başka papaz gelmiş ve bakmış ki kasabanın kadınları aşırı derecede namuslu. Taşa takılıp düştüklerinde oraları buraları açılıyor diye günah çıkartmak istiyorlar…
Doğru belediye başkanına gidip durumu anlatmış ve derhal kaldırımların düzgün olarak onarılmasını istemiş ama duruma vakıf olan başkan katılırcasına gülmeye başlayınca
Papaz şaşırmış ve:
-“ Sayın başkan gülüyorsunuz ama en çok da sizin eşiniz taşa takılıyor… Lütfen yaniiii…”



Gülmek İçin Bahaneler!..

Çok samimi iki arkadaş olan, bayanlar ölmüş.
Öteki tarafta karşılaşırlar ve;
Biri diğerine:
-“ Ne den öldün"
-"Donarak"
-"Ah kim bilir nasıl acı çekmişsindir?"
 -"Hayır, önce biraz üşüdüm, fakat sonra bir sıcaklık hissettim. Ölüm hemen gerçekleşti"
-"Ya sen nasıl öldün?"
-"Kalp krizi geçirdim"
-"Ne den"
-"Eşimin beni aldattığından şüpheleniyordum. Gizlice eve geldim, eşimi yatak odasında çıplak yakaladım fakat her yeri aradım taradım, buzdolabına bile baktım, bakmadığım yer kalmadı kadın filan bulamadım. Bu sefer sinirlendim ve kalp krizi geçirdim"

-"Keşke; Soğuk Dondurucuya da baksaydın, şimdi ikimiz de yaşıyor olacaktık"

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Biletine büyük ikramiye çıkan Temel’ i, üç ay sonra, bakkal kasap ve borçlu
olduğu diğer esnaf yol da çevirmiş:

- “Ula Temel, sana büyük ikramiye çıktığı halde üç aydır niye borcunu
ödemeysun?”

Temel sırıtarak :


- “Zencun oldi, değişti demesunlar diye...”

Gülmek İçin Bahaneler!..

Hemşire, hastane nöbetinden çıkıp sabah yorgun bir şekilde eve dönmüş.
kocasını uyandırmak için sessizce yatak odasına girmiş.

Bir bakmış ki battaniyenin ucundan 2 yerine 4 ayak görünüyor.

Çok sinirlenmiş, hemen beyzbol sopasını almış ve tüm siniriyle kafalarına vurmaya başlamış.
Ciyaklamalar ve bağırışlar arasın da; kolları yoruluncaya kadar vurmuş; nefes nefese kalmış bir bardak su içmek için mutfağa gitmiş ki! Kocası mutfakta gazetesini okuyor.

Karısının geldiğini gören adam :

-“Hayatım, annenler sürpriz yapıp akşam bize gelmişler. babanla birlikte yatak odasına aldım”

-“ Uyanmışlarsa, bir hoş geldin desen iyi olur..”

4 Haziran 2013 Salı

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Kadın kahvaltı sofrasın da gazete okuyan kocasına bakıp söylenmiş :
-“Keşke bir gazete olsaymışım. “
-“Böylece bütün gün sıkı sıkı tuttuğun ve ilgilendiğin tek şey ben olurdum. “
Adam kafasını bile kaldırmadan cevap vermiş :
-“ Evet keşke sen bir gazete olsaydın; böylece yarın senin yerine yeni bir tane alabilirdim


Gülmek İçin Bahaneler!..

İki müdür odacılarından şikayet ediyormuş.
İkisi de kendi odacısının daha aptal olduğunu iddia ediyormuş.
Birbirlerine kabul ettirmeye bahse girmişler.
Bir tanesi zile basarak odacısını çağırmış ve demiş ki:

-“Al şu 50 bin lirayı, git bana en son model arabalardan birini al getir.”
Baş üstüne, diyerek çıkmış odacı kapıdan.
Ardından diğer müdür kendi odacısını çağırmış:
-“Git şimdi bizim eve bak bakalım ben evde miyim?”
ikinci odacı:

-“Emredersiniz efendim ”

Tam kapı da iki odacı karşılaşmışlar, onlar da müdürlerini çekiştirmeye başlamışlar. Biri demiş ki:
-“Ya şu bizim müdür de çok salak, bana 50 bin lira verdi, git son model bir araba al gel dedi. Bugün pazar hiçbir yer açık değil ki!”
-“O da bir şey mi, asıl benim ki ben den evine gidip kendisinin evde olup olmadığını öğrenmemi istedi. Aptal adam, elinin altın da telefon var açıp sorsana!”

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Temel kiralık ev arıyordu ve Dursun’un yanına gitti Emlak çı olan Dursun ona:
 -“Deniz kıyısın da dubleks bir ev olduğunu” söyledi.
Temel’de:
-“ Kirası ne kadar dur”
Dursun:
-“ İki milyar”
Temel:
-“ Ahır ı var mı ?”
Bunun üzerine Dursun:
-“ Öyle bir ev de ahırın ne işi var”
 Tabi sinirlenen Temel:

 -“Ha o iki milyarı veren öküz nere de yatacak “

Gülmek İçin Bahaneler!..

Karakolun kapısından içeri bir küçük oğlan girmiş:
-"Polis amca, lütfen yardım edin, babam sokakta 3 kişiyle kavga ediyor..."
Ve birlikte sokağa inmişler gerçekten de çocuğun babası 3 tane adamla tekme tokat dövüşüyor.
Polis sormuş:
-"Peki hangisi senin baban????"

Çocuk cevap vermiş:
-"Bilmiyorum.. zaten bu yüzden kavga ediyorlar...."


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Efendim, minik bir köy de, ev de kalmış bir kız yaşarmış.
Çok yaşlıymış..
Ve de hala bakire kalmakla fena halde övünürmüş.. Olümün yaklaştığını hissedince, muhtara para bırakmış..
-"Bu para ile bana mezar yaptır. “
-“Mezar taşıma da ‘Bakire doğdu, bakire yaşadı, bakire öldü’ diye yazdır"
Bir süre sonra da ölmüş..
Muhtar, para ile cenazeyi kaldırmış.
Mezar taşını da, mermerci Temel’e ısmarlamış.
 Bir Karadenizli"den beklenmeyecek kadar tembel Temel:
- "Bunca yazıyı yazmak günler sürer"
-"Ben bunu özetlerim.."
 Muhtar bir hafta sonra, mezarlığa gelmiş ve mezar aşını okumuş:

-"Açılmadan geri iade!."

Gülmek İçin Bahaneler!..

2 Kaplumbağanın Suları Bitmiş.
Su Almak İçin Okyanusa Gitmişler.
20 Yıl Sonra Varabilmişler.
Ama Kova Almayı Unutmuşlar.
Diğeri:
-“ Ben Alır Gelirim Ama Ben Gelene Kadar Su İçmeyeceksin “
Ve Gitmiş.
Aradan 60 Yıl Geçmiş, Gelen Giden Yok,
-“Ben İçeyim de Neslim Tükenmesin”
 Tam İçecekken Çalılardan Ses Gelmiş



BAK BÖYLE YAPARSAN KOVA ALMAYA GİTMEM

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Berrin bir işe müracaat etmiş, medeni halini sormuşlar.
- “Beş yıldır dulum, iki çocuğum var, biri on diğeri iki yaşın da..”
- “Küçük çocuğunuz iki yaşın da ve kocanız öleli beş yıl oldu öyle mi ?”
- “Evet, ama Hayat devam ediyor…ben yaşıyorum!..”

Gülmek İçin Bahaneler!..


Günün birin de İstanbul’da sarışının biri, hayattan o kadar bezmiş ki, kendini boğazın soğuk sularına bırakarak hayatına son vermeye karar vermiş.

Boğaziçi köprüsün den geçerken arabasını durdurmuş, bariyerlere çıkmış ve titreyerek az sonra kendisini bu çekilmez hayattan kurtaracak olan sulara baka baka ağlarken yanına genç ve yakışıklı bir genç gelmiş.

Genç ona acımış ve sarışının ellerini tutup :
-"Bak, yaşaman için çok neden var.”
-“Yarın sabah gemim Amerika'ya gitmek üzere demir alacak. “
-“Eğer istersen, seni de çaktırma dan gemiye alıp saklayabilirim. “
-“Sana hem yemek getiririm, hem de sana çok iyi bakarım."

Sarışın bakmış kaybedecek bir şey yok; belki de Amerika'ya gidip yeni bir başlangıç yaparım umuduyla denizcinin teklifini kabul etmiş.
O akşam denizci genç onu gemiye almış ve filikalar dan birine saklamış.
Her gece sarışına üç sandviç ve bir meyve suyu getiriyormuş, sonra da sabaha kadar sevişiyorlar mış.

Bir kaç gün sonra, kaptan rutin kontrolleri sırasın da sarışına rastlamış.
Orada ne aradığını sormuş.
 Sarışın da :
-"Ben bu gemideki denizcilerden biriyle anlaştım.”
-“ O bana her gün yemek getiriyor ve Amerika'ya gitmemi sağlıyor. “
Ben de onun benimle sevişmesine izin veriyorum."

Kaptan:


-"Seninle seviştiği kesin küçük hanım da...... Bu Kadıköy-Beşiktaş vapuru"

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Hocanın kadılık yaptığı sıralar da bir adam gelmiş:
-“Hoca efendi “
-“ Size bir şey danışacağım.”
-“Buyurun sorun.”
-“Geçen gün komşuların size ait olduğunu söyleyen bir inek, tarla da bizim ineğin karnını yarıp öldürmüş. Şimdi ne yapmam gerek?”
-“Hayvan bu”
-“Dava edecek değilsin ya”
-“Teşekkür ederim kadı efendi”
-“Sahibinin de suçu yok ne bilsin?”

Adamın yüzü gülmüş.

Tekrar söze başlamadan önce:
-“Kusura bakma kadı efendi, demin ben bir yanlışlık yaptım, ölen inek benim ki değil senin ki”
-“Bak iş değişti. O hal de verin raftaki kara kaplı kitabı da hele bir bakalım”

Gülmek İçin Bahaneler!..

Tavşanın biri eczaneye gitmiş.
-"Havuç var mı "
Eczacı kızmış göndermiş.
Ertesi gün yine gelmiş.
-"Havuç var mı "
Eczacı bütün dişlerini kırmış.
Ertesi gün yine gelmiş.
Eczacıya sormuş :
-" Havuç suyu var mı "



Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Yeni baba olmuş adam bebeği kucağına alıp :

- “Yarabbim bu ne kadar güzel bir çocuk, su gözlere bak hele burun hokka gibi sence kime benzemiş ?”
Kadın cevaplar :


- “Sen tanımazsın...

Gülmek İçin Bahaneler!..

Köyün birin de bir kadın geliniyle her gün çeşmeye gidermiş.
Köyden iki kişi de kafaya koymuş gelinle kaynananın işini bitirecekler.
Bir gün çeşme yolun da bir çığlık, bir feryat, kaynana dayanamamış sesin geldiği yere gitmiş:
-“ Ne oluyor bura da “
Uyanık adam:
-“ Cenazemiz var”
Kadınları içeri alıp, işlerini bitirmişler.
Gelin dönmüş kaynanaya:
-"Ne yapacağız şimdi kaynana."


- "Seni bilmem; ama ben yedisine de geleceğim kırkına da"

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Yaşlı ve çirkin bir kadın soluk soluğa karakola gelip şikayetçi olur :

-“Adamın biri beni bir saattir izliyor, kendimi buraya zor attım, galiba sarhoştu memur bey”

Polis çirkin kadını tepeden tırnağa süzüp cevaplar :


-“Galiba değil, besbelli sarhoşmuş”

Gülmek İçin Bahaneler!..

-“ Hocam camiyi su alıyor hadi gidelim boğulacaksınız”

Hoca yine:
-“ Ben Allah'ın sevdiği kuluyum”
Camiyi su alınca hoca caminin üstüne çıkar, bu sefer kayıkla gelirler:
-“ Hocam hadi gidelim öleceksiniz bura da”
Hoca yine:
-“ Ben Allah'ın sevdiği kuluyum bana bi şi olmaz “
Su yükseldikçe hoca minarenin tepesine çıkar ve bu seferde helikopterle gelirler:
-“ Hocam hadi gidelim öleceksiniz “
Hoca yine ben Allah'ın sevdiği kuluyum bana bi şi olmaz”
Bir-iki saat sonra hoca ölür.
Hoca öbür dünya da sorar:
-“ Allah’ım beni niye öldür dün ben senin sevdiğin kulundum “
Cevabını alır:
-“ Sana insan gönderdim gitmedin, kayık gönderdim binmedin, helikopter gönderdim binmedin, daha sana ne yapıyım”
-“ Kendim mi gelse idim!”

-“O zaman da ödün patlardı, yine ölürdün”

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Gümrük kapısından bir İngiliz, bir Fransız, bir Türk geçmek için bekliyorlarmış. Gümrük görevlileri valizlerini kontrol etmeye başlamış. Önce İngiliz'in valizine bakmışlar. İçin den yedi adet don çıkmış.
-"Niye yedi tane?"
İngiliz'e sormuşlar. O da :
-"Haftanın yedi gün var. Hepsi için bir tane. Pazartesi, Salı, Çarşamba..."
- "Vay be! Helal olsun medeniyete, temizliğe bak adamlardaki."
 Sıra Fransız'ın valizine gelmiş. Açmışlar- bakmışlar sekiz tane don.
-"Yediyi  anladık da, niye sekiz?"
Fransız:
- "Pazartesi, Salı, Çarşamba... Her gün için bir tane, bir tane de ne olur ne olmaz diye yedek aldım"
- "Vay be! Adamlardaki temizliğe medeniyete bak!"
 Sıra Türk 'e gelince açmışlar bakmışlar tam on iki adet don.
-"Vay be! Ne varsa bizim insanımız da var. Şu medeniyete, şu temizliğe bak!" Sormuşlar:
- "Neden on iki adet?"
Bizimki cevap vermiş:

- "Ocak, Şubat, Mart,......N.."

Gülmek İçin Bahaneler!..

Avukat arabasını bürosunun önüne çekmişti, inmek için kapıyı açtı, tam o sıra da arka dan hızla gelen tır kapıyı aldı götürdü.
Hemen kalabalık birikti ambulans polis ...vs
Polis avukata sordu:
- “Nasıl oldu “
Avukat sinirli:
-“İnecekken arkadan geldi kapıyı aldı götürdü “
-“Eyvah o kadar para vermiştim.”
 Polis:
-“Peki beyefendi kolunuz nasıl koptu”
 Avukat bağırarak :

-“Eyvah rolex'im rolex'im

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Trafik polisi Temel; sarışın bir bayan sürücüyü durdurur ve ehliyetini sorar.
Kadın çantasını kucağına alıp aramaya başlar; ancak uzun süre geçmesine rağmen bir türlü aradığı şeyi bulamaz.
Temel beklemekten bunalır ve sabırsız bir ifadeyle kadına söylenir:

-"Hanım efendi, aradığınızı bulamadığınız anlaşılıyor. Üzerin de kendi resminizin olduğu şeyi göstereceksiniz, acele edin lütfen."

Kadın bu uyarı üzerine telaşlanır ve kısa bir süre sonra :
"Hah buldum"
Sevinçle çığlık atıp, çantasında ki makyaj aynasını Temel'e uzatır.
Temel aynayı ciddiyetle inceler ve kadına dönüp kibar bir ifadeyle konuşur:

 
-"Buyurun belgenizi hanım efendi. Özür dilerim, polis olduğunuzu söyleseydiniz durdurmazdım."

Gülmek İçin Bahaneler!..

Temel bir gün yol da yürürken denizde boğulan bir adam görür.
Hemen adamı kurtarır.
Sonra kurtardığı adamı tekrar denize atar.
Onu görenler:
-“Madem adamı kurtardın niye denize atıyorsun?”

Temel:

-“Atalarımız ne demiş:’ iyilik yap denize at. Halik bilmezse malik bilir, o da bilmezse balık bilir’. “

Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Karikatür Ne Anlatmak İstiyor!..


Gülmek İçin Bahaneler!..

Yörede ünü çok iyi bilinen bir yankesiciye araba çarpar.
Etrafında hemen bir kalabalık toplanır, birileri sorar:
-"Hemşehrim alabildin mi plakasını?"
 Yankesici gözünün üstündeki kanları silerek cevaplar:

-"Plakayı göremedim de... Adamın cüzdanıyla ruhsatını aldım.

Gülmek İçin Bahaneler!..

İki adam bir gün ölmüş adamlar cennete gitmiş.
Bir gün melekler bunları gezsinler diye cehenneme götürmüşler bir de ne görsünler camilerinin imamı cehennem de bir de boğazına kadar kuma gömülü ve imam kahkahalar atıyor sor muşlar :

-“İmam efendi hem cehennemdesin bir de kum da gömülüsün ve sen gülüyorsun”
İmam kahkahalar arasın da cevap vermiş:

-“Müftü alttan ayağımı gıdıklıyor”